Hamilelikte tansiyon dikkat edilmesi gereken önemli bir husustur. Bu yazıda gebelikte tansiyon düşüklüğü ve yüksekliği, belirtileri ve alınması gereken önlemleri inceleyeceğiz.
Tansiyon (kan basıncı) kanın damar duvarlarına doğru uyguladığı basıncın veya kuvvetin ölçümüdür. Hamilelik; hormonal, bedensel ve ruhsal durumunda yoğun değişikliklerin olduğu hassas bir dönemdir. Bu nedenle, hamile kadınların kan basıncında dalgalanmalar yaşanabilir. Sağlıklı bireylerde, kişisel farklılıklar olmak ile birlikte, genellikle sistolik (büyük) kan basıncı 120 mmHg, diyastolik (küçük) kan basıncı ise 80 mmHg’dır. Gebeliğin ilk yarısında tansiyon değerlerinde genellikle bireyin normal tansiyon değerinden 10-20 mmHg kadar hafif bir azalma olmakta, ikinci yarısından sonra normale yaklaşarak, doğuma doğru hafifçe yükselmektedir.

Evde Tansiyon Ölçümünde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
Eğer tansiyon ölçümü evde gebe tarafından veya evde bulunan başka biri tarafından yapılıyorsa, doğru bir ölçüm olması için şu hususlara dikkat edilmelidir:
- Güvenilir cihazlar kullanılmalı.
- Ayaklar yerde ve sırt destekli bir biçimde (sandalye oturuşu) en az 5 dakika dinlendikten sonra tansiyon ölçümü yapılmalı. Rahat bir biçimde oturulmalı.
- Ölçüm yapılırken konuşulmamalı.
- Ölçümden en az yarım saat öncesine kadar çay ve kahve gibi kafein içeren içecekler içilmemiş ve spor egzersizleri yapılmamış olmalı. Yemekten hemen sonra tansiyon ölçülmemeli.
- Mesane boş iken (idrara sıkışık olmayacak şekilde) ölçüm yapılmalı.
- Hergün aynı saatte ölçüm yapılmalı.
Gebelikte Tansiyon Düşüklüğü
Gebeliğin ilk dönemlerinde hafif tansiyon düşüklüğü, fetüse daha fazla kanın yönlendirilmesi, kan damarlarının daha fazla kanı barındırması için genişlemesi gibi sebeplerle ortaya çıkan yaygın bir durumdur. Bu durum başdönmesi, halsizlik, uyku hali, görme bulanıklığı, nefes darlığı, çarpıntı gibi şikayetlere neden olabilir. Çoğu kez herhangi bir tedavi gerektirmez. Ancak bazı durumlarda tansiyon düşüklüğü ileri düzeyde olabilir. Büyük tansiyon 90, küçük tansiyon 60 altına düşüyorsa, baş dönmesi, halsizlik, çarpıntı gibi şikayetler uzun süren rahatsızlıklara sebep oluyorsa mutlaka doktora danışılmalıdır.
Hamilelikte şiddetli tansiyon düşüklüğü kansızlık, allerjik reaksiyonlar, dış gebeliğe bağlı iç kanama, nörolojik hastalılklar, kalp hastalıkları, endokrin hastalıklar gibi bazı rahatsızlıklarla ilişkili olabilir. Gebelik bulantıları nedeniyle düzenli beslenememe, su alımının az olması, çoğul gebelikler, uzun süre oturmak veya uzanmak gibi durumlar da hamilelikte tansiyon düşüklüğüne sebep olabilir.
Hamilelikte Tansiyon Düşüklüğünün Tedavisi ve Yapılması Gerekenler
Gebeliğin başında sıklıkla gördüğümüz hafif tansiyon düşüklükleri, gebeliğin ikinci yarısından sonra kan basıncı normale döndüğü için genellikle herhangi bir tedavi gerektirmez. Ancak şiddetli tansiyon düşüşleri ciddi, hatta yaşamı tehdit eden bir sorunun işareti olabileceği için mutlaka teşhis ve tedavinin yapılması gerekir. Eğer kan basıncı düşüklüğünün altında yatan görünür bir neden var ise, sebepe yönelik tedavi yapılmalıdır.
Gebelik sırasında tansiyon düşüklüğüyle ilgili sorunları azaltmak için şunlara dikkat edilmelidir:
- Sağlıklı ve dengeli beslenmek: Vitamin ve mineraller açısından zengin meyve ve sebzeleri tüketmek gebelikte tansiyonun düzenlenmesine yardımcı olacaktır. Bir seferde ağır öğün yerine, kısa aralıklılarla ara öğünler de yaparak beslenmek daha doğru olacaktır.
- Egzersiz yapmak: Yoğun olmayacak şekilde düzenli egzersizler yapmak (örneğin hafif yürüyüş) tansiyonun düzenlenmesine yardımcı olur.
- Doğru ve yeterli dinlenmek: Yatarken yan olarak yatmak (tercihen sol yanına), yattıktan veya uzun süre oturduktan sonra aniden ayağa kalkmamak, hızlı ve ani hareketlerden kaçınmak gerekir.
- Bol sıvı tüketmek: Başta su olmak üzere bol sıvı tüketmek gerekir.
- Dar kıyafetler giymemek: Rahatsız edici, vucudu sıkan dar kıyafetler giymemek gerekir.
Hamilelikte Yüksek Tansiyon
Kan basıncı değerinin sistolik (büyük) kan basıncının 140mmHg ve üzerinde, veya diyastolik (küçük) kan basıncının 90 mmHg ve üstünde olması yüksek tansiyon olarak tanımlanır. Hipertansiyon olarak da isimlendirilir.
Yüksek tansiyon gebelikte anne ve bebek sağlığını tehdit eden komplikasyonların en önemli sebeplerinden biridir. Ağır vakalarda anne ve bebek ölümüne kadar varan çok ciddi sonuçlara yol açabilir. Hipertansif hastalıklar gebeliklerin yaklaşık %10’unda görülür. Hipertansiyon riski gebelik haftası ilerledikçe artar. Doğum sırasında veya doğum sonrası dönemde de hipertansif hastalıklar görülebilir.
Yüksek tansiyon tespit edilen hamilelerin mutlaka doktor kontrolünde olmaları ve tedavilerini aksatmamaları gerekir. Takip ve tedavinin gerektiği gibi yapıldığı gebeliklerde yüksek tansiyon genellikle kontrol altına alınır ve ciddi olumsuz sonuçlara yol açmaz.
Hamilelikte tansiyon yüksekliği farklı şekillerde ortaya çıkabilir:
- Kronik hipertansiyon.
- Gestasyonel hipertansiyon
- Preeklampsi (gebelik zehirlenmesi)
Kronik Hipertansiyon
Hamilelik öncesinde var olan veya gebeliğin 20. haftasından önce ortaya çıkan tansiyon yüksekliği kronik hipertansiyon olarak isimlendirilir.
Hamilelik öncesinde yüksek tansiyon tanısı konulan kadınların planlı bir gebelik süreci yaşamaları hayati önemdedir. Bu durumda olan kadınların hamilelik öncesinde bir kadın doğum uzmanına ve ilgili diğer alan uzmanlarına başvurmalı, ve tedavileri uygun bir biçimde düzenlenerek tansiyon kontrol altına alınmalıdır. Gebeliğin başlaması durumda ilaçlarının yeniden düzenlenmesi gerekebilir. Bu süreçte hastanın mutlaka doktor takibinde olması gerekir.
Kronik hipertansiyonu olan hamilelerde, gebelik sürecinde ve özellikle 20. haftadan sonra tansiyon yüksekliğinin şiddetlenmesi ve preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) gelişmesi riski vardır. Kronik hipertansiyonda preeklampsi bulguları ve komplikasyonları çok daha şiddetli olabilir.
Gestasyonel hipertansiyon
İlk kez gebeliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkan, beraberinde idrarda protein kaçağı veya diğer organlar ile ilgili fonksiyon bozukluğu gibi belirtilerin olmadığı tansiyon yüksekliği gestasyonel hipertansiyon olarak isimlendirilir. Gestasyonel hipertansiyon tek başına genelde ciddi komplikasyonlara sebep olmaz. Ancak preeklampsiye (gebelik zehirlenmesi) dönüşme riski sebebiyle yakından takip edilmelidir. Doktorunuz gerekli görürse ilaç tedavisine başlayabilir. Bu durumda tedavinin dikkatle sürdürülmesi ve tansiyon kontrolünün düzenli bir şekilde yapılması gerekir.
Preeklampsi (Gebelik Zehirlenmesi)
Gebelik zehirlenmesi (preeklampsi) annenin organlarını ve bebeğini etkileyebilen ciddi bir hastalıktır. Anne ve bebek ölümlerinin en önemli sebeplerinden biridir. Genellikle gebeliğin 20. haftasından sonra ve çoğunlukla son 3 ayında ortaya çıkar. Daha az sıklıkla da olsa, gebeliğin 20. haftasında önce veya doğumdan sonraki haftalarda da görülebilir.
Gebelik zehirlenmesi hafif veya şiddetli olabilir. Hafif preeklampside, şiddetli olmayan yüksek tansiyon ve idrarda protein kaçağı vardır. Ancak, organ hasarı semptomları veya organ fonksiyonlarında bozukluklar gözlenmez. Eğer tansiyon yüksekliği sistolik 160mmHg ve/veya diyastolik 110mmHg üzerinde olduğunda veya tansiyon çok yüksek olmasa da inatçı baş ağrısı, karnın sağ tarafında ve karaciğerin üzerinde geçmeyen ağrı, akciğer ödemi, görme bozuklukları, kanda trombosit sayısının düşmesi gibi bulgulardan herhangi biri varsa şiddetli bulguları olan preeklampsi olarak değerlendirilir.
Gebelikte Yüksek Tansiyonun Yol Açabileceği Sorunlar
Gebelikte yüksek tansiyon hem anne hem de bebek için çok ciddi sorunlara neden olabilir. Bu yüzden kesinlikle ihmal edilmemeli ve doktor tarafından bir tedavi düzenlenmişse hassasiyetle takip edilmelidir.
Yüksek tansiyona bağlı rahatsızlıklar ve özellikle gebelik zehirlenmesi anne adayında şu sorunlara yol açabilir:
- Karaciğer ve böbreklerde foksiyon bozukluğu.
- Kan pıhtılaşma sorunları.
- Havale geçirme (eklampsi) ve inme gibi nörolojik sorunlar.
- Akçiğer ödemi ve solunum sıkıntıları
- Görme problemleri
- Doğum sonrası kanama
- Plasenta dekomlanı (plasentanın erken ayrılması)
Bebek için ortaya çıkabilecek önemli sorunlar ise şunlardır:
- Bebek kaybı ve ölüm doğum.
- Gelişme geriliği ve düşük doğum ağırlığı.
- Erken doğum
İyi haber şu ki, eğer gerekli önemler alınır ve uygulanan tedavi özenle takip edilirse gebelikte yüksek tansiyon çoğu kez ciddi sorunlara yol açmaz. Bebek doğduktan sonra da yüksek tansiyon sorunu genellikle ortadan kalkar.
Hamilelikte Yüksek Tansiyon Tedavisi
Gebelikte hipertansiyon sorunu ortaya çıkmışsa anne adayının mutlaka doktor kontrolünde olması, muayene randevularını aksatmaması, evde tansiyon ölçümünün düzenli bir biçimde yapılması ve oluşturulan tedavinin özenle takip edilmesi gerekir. Bu konuda anne adayı için en doğru tavsiyeleri verecek olan kendi doktorudur. Doktorunuzun bilgisi dışında asla herhangi bir tedavi yoluna başvurmayın.
Hafif ve orta şiddette hipertansiyonda, doktorunuzun tavsiye edeceği fiziksel aktivitenin azaltılması gibi bazı önlemler kan basıncını düşürebilir. Bazı durumlarda ilaç tedavisi başlamak da gerekebilir. Hipertansiyonun şiddetlenmesi ve ciddi komplikasyonlara evrilmesi riskine karşı tetikte olunmalıdır. Şiddetli baş ağrısı, bulanık görme, karın üst bölgesinde ağrı ya da nefes darlığı gibi gebelik zehirlenmesi belirtileri fark ederseniz, doğrudan doktorunuza ya da acil servise başvurun.
Gebelikte yüksek tansiyon kontrol altına alınamaz veya gebelik zehirlenmesi bulguları oluşursa gebeliği erken sonlandırmak gerekebilir. Bu durumda, sorunun ciddiyeti, annenin genel sağlık durumu ve ek hastalıkları olup olmadığı, komplikasyon gelişip gelişmediği, bebeğin gelişimi ve gebelik haftası göz önüne alınarak karar verilir.
Gebelikte tansiyon sorunu yaşayan anneler doğum sonrasında da takip edilmelidir. Gebelik zehirlenmesi gibi yüksek tansiyona bağlı bazı komplikasyonlar doğum sonrasında da, özellikle de ilk 48 saat içerisinde ortaya çıkabilir. Doğum sonrası tansiyon normalleşmesi 12 haftayı bulabilir. Bu süreyi aşan tansiyon yüksekliği kronik hipertansiyon olarak değerlendirilir. Bu durumda olan hastalar dahiliye uzmanları kontrolünde tedaviye devam etmelidir.

Doç. Dr. Filiz Halıcı Öztürk
Kadın Hastalıkları ve Doğum & Perinatoloji Uzmanı (Ankara)
İLETİŞİM VE RANDEVU
Adres: Protokol Ankara Plaza. Kızılırmak Mah. Muhsin Yazıcıoğlu Cad. No:39A/124 Çukurambar, Çankaya, Ankara
Telefon: 0 506 4800117 (Hafta içi ve Cumartesi: 09.00-20.00 arasında arayabilirsiniz.)


